Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | büyük özen | great care n. | ||
I can assure you that those countries awarding flags would then take great care to avoid having to accept liability. Sizi temin ederim ki bayrakları veren ülkeler sorumluluk kabul etmek zorunda kalmamak için büyük özen göstereceklerdir. More Sentences |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | büyük bir özen | a great attention n. |
General | büyük bir özen | a great care n. |
General | büyük bir özen ile parlatılmış | high-finished adj. |
General | çok küçük detaylara büyük özen gösteren ve titizlikle yaklaşan | minute adj. |